Son zamanlarda içimizde doğa aşkı uyanışa geçti, doğal
kimliklerimizin sesleri yankılanmaya başladı içten içe zihnimizi sardı, adeta
benliğimiz kendimizi iyi hissetmemiz iyi yaşamamız için alarma basıyor. Herkes
doğaya koşmaya, koşamasa da okuyup izlemeye başladı. Saf doğal organik
kelimeleri hayatımızda son yıllarda hem önem kazandı hem de hayatlarımıza
yaşantımıza yerleşti.
Özellikle büyük şehirlerde yaşayanlar, plaza insanları büyük
şehrin koşturmacası gürültüsü stresli uzun eve,işe yolculuk saatleri... böyle
bir döngüde şehir tüm stresiyle çökertiyor o kocaman kasvet bulutunu üstümüze..
çoğu zaman sinirliyiz tahammülsüzüz memnun değiliz bu stresli hayatlarımızdan..
şanslı olanlarımız arada doğa kaçamakları yapabiliyor.. bir çoğumuza yılgınlık
gelmiş bırakın yürüyüşe çıkmayı, eve sadece yarım saat daha erken ulaşmayı bile
kar sayar halde...
Bu stresli şehir hayatına, ailesine hırslarına ve iş
yaşamına ‘’gidiyorum benden bu kadar !’’ diyebilen cesur bir adamla
tanıştırayım sizi, kendisi Mick Dodge nam –ı diğer ‘’The Barefoot Sensei’’
yalınayak üstad Mick kendini doğanın kollarına 1991 yılında bıraktı. Kazandığı
sayısız tecrübeyle yaşamını doğada kolaylıkla sürdüren Nick yıllarla birlikte
efsaneleşti ve National Geographic onun
günlük yaşamını bir TV programı haline getirdi. The Legend of Mick Dodge adlı
programda doğada nasıl yaşadığını izlerken zaman zaman gülüyor zaman zaman off
solucanı nasıl yiyor deyip tiksinebiliyorsunuz ama çoğu zaman da şaşırtıcı
deneyimlere tanık oluyorsunuz. Yalınayak
gezmenin duyularını güçlendirdiğini anlatıyor Mick. Hem doğayla hem kendi
duyularıyla arasındaki bağın artttığını deneyimlemiş, yalın ayak yürümenin
insana inanılmaz iyi geldiğinden bahsederken gözleri adeta ışık saçıyor. Bu
yaşam biçimi elbet herkes için geçerli olamaz sırf bu cesur kararlar veren
mutlu adamı izlemek bile çok iyi hissettiriyor. Belki bu haftasonu bir nefes
molası için denizkıyısında yürürüz, pikniğe gideriz ya da parklara ama Mick Dodge’un yaşam enerjisi, pozitifliği,
mutluluk saçan gözleri ve biçimlendirdiği yaşamından keyifli enteresan
kesitleri kaçırmayın derim. Nature is calling us
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder